top of page

Sonuncu şahsa...

  • ozturkebru18
  • 27 May 2022
  • 2 dakikada okunur

Birinin size gösterdiği ilgiyi sevmekle, o kişinin benliğini sevmek arasındaki ayrımı bile yapamayacak kadar beceriksizken, ilişkiler kurmaktan da geri kalmıyoruz. İnsan dediğimiz oldukça vasıfsız çokça bencil yaradılışlı. Canının istediği gibi davranıp bunu zamanla ahlaksız hale getirdiğini bile fark etmeden alabildiğine yürür durur. Sonra geçer kenara, aksini iddia eder ve çıkar işin içinden. Toksik bir hale geldiğini bile göremez. Normaldir artık her yaptığı kendi gözünde. Yani şu, ' içimden nasıl geliyorsa öyle yaparım' cümlesinin böylesine amacından, kastından saptırıp, çevresindekileri kırarcasına, harcarcasına yaşayan bir dolu insan barındırıyoruz hayatımızda. Türedikçe de türüyorlar. Kimisi arkadaşlarımız oluyor, kimisi bir sevgili, bir flört, veya işle ilgili çıkar ilişkisi duyduğumuz herhangi biri. Sadece kendi üzerimizde hissettiğimiz ilgi odaklı daha kaç kişi incinecek belli değil. Henüz net rakam öngörülemedi. Her duyguyu üzerindeki ilgi etrafında şekillendirip, o ilgi eksildiğinde gelen kıskançlık, aynı ilgi arttığında gelen keyif ve yok olduğunda hissedilen o öfke duygusunu nasıl iyileştireceğiz. Karşımızdaki insanı kendi bünyemizde yarattığı etkilerden ibaret sanmak ne koca ahmaklık. Onun da bir ruhu olduğunu unutmak, Onunda duygularının, kırılmaya yüz tutmuş alışkanlıklarının olduğunu umursamamak ...

Aslında bu konuyla ilgili hala da nezaketimi koruyarak, iyi niyetli ve yüzeysel bir yazı yazmak için kendimi inanılmaz zorluyorum :) Ancak şimdi ikinci çoğul şahsa döndürmek istiyorum fiilleri, çünkü bu cümleleri kendime kurmak haksızlık olur. Unutuyoruz veya farkında değiliz diyemezsiniz. Bunu gayet farkında olarak, kasten ve tüm o bencil yaradılışınızla yapıyorsunuz. Utanmadan, bütün o normalleştirdiğiniz ahlaksızlığınızla, aşağılık komplekslerinizin, narsist davranışlarınızın getirdiği durumlarla. Fakat atladığınız şey şu, sizi seven insanlar bu tavırların farkında, aptal değiller. Sadece sevgiden gelen bir göz yummayla bunların üstesinden geliyorlar ve bunun elbet sonu gelecek. Bunun bir kredisi olduğunu ve bir gün biteceğini bilmelisiniz. Lades demeye devam ettiğinizde kaybeden olmaya ve yalnız kalmaya selam çakmak zorunda kalabilirsiniz. Karşılıklı rızaydı da diyemezsiniz. Çünkü o çıkar dünyanız size şık bir vedayı bile çok görecek.

Birinci çoğul şahsa dönersek, Maalesef ki bu şekilde hayatımızda çıkardığımız ve çıkaracağımız insanların iyileşebileceğini, bunlardan akıllanabileceğini veya yetişkin olabileceğine dair herhangi bir umut veya inanç gütmüyoruz. Birinin ruhuna bile dokunmayı beceremeyen insanlara sabrımızın hızla tükendiği bir yüzyıla denk geldik. Onların üzerine kusamayacağımıza göre kağıtlara kusalım, sonra açalım bir müzik ve bakalım sonrasına, hayat aksın aynı akışında, bir gün daha ...

dip not; yaşanmışlık üzerine yazdığım kurgunun az olduğu yazılarımdaki gramer kusurları için özür diliyorum. Buna bilerek özenmediğimi bilmenizi isterim. Duyguyu ifade ederken tekniğin en az oranda tutulması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bazen bir cümleyi defalarca tekrar etmenin verdiği yoğunluğu kaleme yansıtmadan yazmış olmak istemiyorum. Sevgilerimle, çok öpüldünüz. Ebruli

ree

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
6 Şubat...

Yıllara 17 Ağustos'tan sonra bir de 6 Şubat eklendi. Yarın tam bir yıl olacak. Yüzüm kızarıyor utançtan, aynaya bakamayacak gibi oluyorum...

 
 
 

Yorumlar

Yorumlar Yüklenemedi
Teknik bir sorun oluştu. Yeniden bağlanmayı veya sayfayı yenilemeyi deneyin.
bottom of page