Ebruli kafası
- ozturkebru18
- 27 Ara 2022
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 28 Ara 2022
Nereye sığacağız o gün bu yeryüzünde, kime sığınacağız, kime sarılacağız, nasıl aşacağız, nasıl bitecek o gece, bir kaç gün kaldı sadece, hazır mıydık ki? Nasıl bir yıl olmuş olabilir ki? Oysa içimizde hala ilk gün ki gibi, hala çok yaralayıcı, çok acı, hep hatırda, her adımda, her simada, sokakta, annemin yüzünde, O'nun gözlerinin içinde, her cümlesinde, teyzemin yalnızlığın da, kardeşimin yanımıza gelmek istemeyişin de, kahkahalarımın, deliliklerimin arkasına büyük bir özenle saklayışım da, aslında her daim aklımda... Öyle değilmiş gibi davransak da bu hayat akışında.
Az önce işyerime Burcu Hanım'ın anneannesi geldi, karşısına aldı sohbet ediyor, o konuştukça içimde taştan bir çaresizlik yıkılıyor sanki. İçim gitti, karşımda oturduğunu hayal ettim. İşte o andaki duygu tek bir tane değil ve asla kelime karşılığı yok.
Üniversite sınavlarına hazırlanıyordum. Bizde kalıyordu. Ben test çözüyorum diye televizyon da açmazdı, sabırla ve büyük bir dikkatle asla elinden bırakmadığı örgüsünü örerdi. Sonra ben test çözmekten bunaldığımda Kuran okuyorsa o an eğer, yüksek sesle okumaya başlardı ki oflamayayım diye :) :) her seferinde gülerdim. İnsanı yola getirişi bile şıktı yahu. İnançlarımız aslında onun sana davranışıyla daha yüce ve sorgulanamaz bir yer alıyor insanın içinde. Çünkü hep çok sabırlı, hep çok naif, hiç gönül kırmayan biri olmanın güzelliğini anneannemin yüzünde görebiliyorduk. Başka bir yaradılıştı onunkisi. Her ofladığımda örgüsünden gözünü ayırmadan 'af af' diye ağla derdi. İstemsizce gülme tutardı, Çünkü tombikti:) , duruşu, bakışı, tavrı, o bilgeliği, tek bir noktaya bakarken bile odanın her yerini görebilme yeteneği komik gelirdi. Ama güzel gezdik, sokak sevdam anneannemden geliyor bence. Çok sosyaldik yahu, gezentiydik yani, bence o programı da biz çekebilirdik :):D Ananemle gitmediğimiz komşu kalmazdı. Her kapıyı çalardık. Sonra bana kızıyorsunuz yerinde durmuyorsun diye, Ata genlerim böyleymiş ne yapalım yani. :)
Gerçekten bir ruh hastası olduğuma bir kez daha inanıyorum. Yazıya başlarken çok ağlıyordum. Gözlerim durmuyordu. Yazının ortasında içime bir keyif geldi, gülmeye başladım. Bu dengesizliği tarif edemiyorum şuan da fakat etmeme de gerek kalmamalı, insanım çünkü, her duygu bana mahsus. Canıma değsin. Şimdi de yeniden bir hüzün doldu, şu gözlerime lanet olsun ağlamak çok yakışıyor be :) Aslında çok daha iyi ve duygulu yazarım burayı dağıtırım ama şimdi annem okuyor, Esra teyzem okuyor, ikizler okuyor. Sonra kırk saat ağlıyorlar. Yan yana değiliz. Birine sarılamadığım zamanlarda ağlamaktan nefret ediyorum. Alışmışım bu fiziksel sığınma biçimine bir süredir ama aşmak lazım tabi yalnızlar rıhtımını tercih ediyorum diye artistlik yaparken de kendimle çelişmemem lazım. :) İşte kafamda ayrık cümleler topluluğu olduğunu için konu annemlerin duygusallığından yalnızlığıma ışık hızında kayabiliyor, enteresan yani yüzeysel yazıyor demeyin o yüzden hadsizlik yapmayın :) Neyse ya daha fazla ne anlatıyor bu ruh hastası da demeyin, derin bir nefes alın ve yaslanın, sonra da salın gitsin insanları, ölümün yarattığı acıyı hissedince insanları size yaşattığı kırgınlıklar öyle boş geliyor ki, bir yerden sonra kıramıyorlar bile sizi, öyle değersiz yani bir çok şey ama aile bambaşka, aile gibi gördüklerin, aile bağı kurduğun o güzel dostların gerisi camın diğer tarafında yansıyor sadece.
Şimdi son söz olarak off off değil de 'af af' diliyorum. Affet beni anneanne seni daha fazla göremediğim, öpemediğim, toprağına ayıramadığım vakit için, ama sen beni biliyorsun, Zaten en çok da beni seviyordun kızlarının içinde, komşulara da öyle demiştin valla tüm herkes şahit buna, o yüzden senin kızlar kıskançlık krizine girse de boş ver takılma, beni takipte kal, nasılsa kavuşacağız seninle, bu yürek seninle başka bir evrende sarılacağına, koynuna sokulacağına duyduğu umutla, inançla alıyor her nefesi. Güçlü duruyorsam buna duyduğum inançla yapıyorum bunu. Arada dağılıyor olabilirim ama iyiyim anneanne, hala güçlüyüm, hala güzelim. Her şeyi de hallederim. Merak etme, özle beni çünkü ben seni çok özlüyorum. Al işte yine doldu ya gidiyorum ben artık...
( Yazıyı okuduktan sonra ağlamayı yasakladığım kişilerin ismi ektedir; beni delirtmeyin, ya da arayın görüntülü konuşun yavuzla falan az kaldı o piçin gelmesine zaten :)
(*Emoş, Esra, bilge, simge, )
Yorumlar